T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
AYDIN / SÖKE - Sazlıköy Hilmi Fırat Ortaokulu

Çocuklarla Koronavirüs Hakkında Konuşmak

Çocuklarınız şimdiye kadar koronavirüsü çoktan duymuştur. Belki bir haberden belki de henüz okullar açıkken arkadaşlarından ya da öğretmenlerinden. Uluslararası seyahat dolayısıyla karantina altına alınmış ya da hatta hasta bir yakınları bile olabilir.

Peki, onlara koronavirüs hakkında neyi, ne kadar ve nasıl anlatmalıyız? Bu sorunun yanıtını almak için bir çocuk doktoru, iki psikolog ve bir bulaşıcı hastalıklar çocuk doktoru ve bir güvenlik uzmanıyla konuştuk.

Çocuğunuzun konu hakkında ne bildiğini anlamaya çalışın

Chicago Ann&Robert H. Lurie Çocuk Hastanesi'nde uzman doktor olan Dr. Nia Heard-Garris, çocuğunuzun virüs hakkında neler duyduğunu sorarak sohbete başlamanız gerektiğini söylüyor. Eğer dünyanın dört bir yanında insanların öldüğünü ve Azrail'in bizi almaya geldiğini duymuşlarsa farklı, "grip gibi bir şey" olarak duymuşlarsa bambaşka bir konuşma yapmanız gerektiğini söylüyor Dr. Heard-Garris.

"Eğer çocuğunuz 6 yaşın altındaysa ve virüsü henüz duymadıysa, gereksiz endişeye neden olabileceğinden konuyu hiç açmayabilirsiniz," diyor Minnesota Üniversitesi'nde klinik psikolog profesörü ve yazar Abi Gewirtz.

Önce kendi kaygınızı anlamaya çalışın

"Çocuklar yanınızdayken konu hakkında panik olmadığınızdan emin olun," diyor çocuk doktoru Dunya Poltorak. "Bu tutumunuz kaygının dev dalgalarının daha da artmasına sebep olacaktır." Bu yüzden çocuklarınızla konuşmadan önce kendi korkularınızı anlamaya çalışın. Bunun için bir arkadaşınız, eşiniz ya da terapistiniz ile konuşabilirsiniz. "Çocuklarımızın dünyanın korkunç bir yer olduğunu düşünmelerini istemeyiz," diyor Dr. Gewirtz. Çünkü o zaman çocuklar dünyaya karşı meraklı ve ilgili olmayı bırakabilirler.

Çocuğunuzun korkularını yok saymayın

Eğer çocuğunuz, servisteki bir çocuk ona ölebileceğini söylediği için korkuyorsa, bu gerçek bir korkudur ve bunu ciddiye almalısınız. Eğer çocuğunuza sadece "merak etme, bir şey olmaz" derseniz, onu gerçekten duyduğunuzu hissedemeyebilir. "Onları dinleyin ve gerçekten ne hissettiklerini takip edin," diyor Dr. Gewirtz. Ona şöyle diyebilirsiniz: "Bu kulağa çok korkutucu geliyor ve bunu yüzünden de okuyabiliyorum." Ayrıca kendi çocukluluğunuzdan, korktuğunuz bir döneme ait bir anekdot anlatabilirsiniz. Çocuk sakinleştikten sonra, belki akşam yemeği sırasında coronavirüs konusunu tekrar açabilirsiniz.

Yaşına uygun şekilde konuşun

"Eğer küçük çocuğunuzla virüs hakkında konuşuyorsanız şöyle diyebilirsiniz: 'Birçok farklı virüs var, mesela karnın ağrıdığında ya da bazen üşüttüğünde ortaya çıkan. Koronavirüs de başka tür bir virüs.'" diyor Dr. Poltorak.

Çocuğunuzun yaşına ve ne kadar bilgi sahibi olduğuna bağlı olarak şöyle de diyebilirsiniz: "Bu hastalık üşütmekten farklı çünkü yeni, ama insanlar yayılmamasını sağlamak için çok uğraşıyor ve hasta insanları tedavi ediyorlar. Ne zaman aklına bir soru gelirse, benimle konuş." Ayrıca şunu da söyleyebilirsiniz: "Tüm dünyadaki bilim insanları ve gerçekten zeki insanlar herkesi güvende ve sağlıklı tutmanın yollarını arıyor."

Hijyeni vurgulayın

Çocuklarınızın yemeklerden önce ve sonra, tuvalete gittikten sonra, dışarıdan eve geldikten sonra ve burunlarını sildikten ya da ellerini ağızlarına soktuktan sonra ellerini en az 20 saniye boyunca yıkadıklarından emin olun," diyor New York Üniversitesi pediatrik bulaşıcı hastalıklar uzmanı Rebecca Pellett Madan. Çocuklar ellerini ne kadar süre yıkayacaklarını anlamak için "İyi ki Doğdun" şarkısını iki kez söylemeliler ve ardından ellerini iyice kurulamalılar.

"Çünkü tüm mikropları öldürmek için tamamen buharlaşmaları gerekiyor ve küçük çocuklar sabun ya da dezenfektan henüz kurumadan oyuncaklara ya da diğer çocuklara dokunmak için acele edebilirler.

Bazı uzmanlar el yıkamayı bir oyuna dönüştürmeyi öneriyor. "Bir yarışmaya bile dönüştürebilirsiniz," diyor yazar, güvenlik uzmanı ve çatışma bölgesi muhabiri Judith Matloff. Kimin ellerini daha uzun yıkacağı ya da en büyük köpüğü kimin yapacağı konusunda çocuklarınızla yarışabilirsiniz.

Zorunlu okul tatilini pozitif bir şey olarak görün

Dr. Poltorak şöyle demeyi öneriyor: "Etrafta dolaşan bir sürü yapışkan böcek var ve insanların okulları temizleyebilmeleri için bizim evden hiç çıkmamız gerekiyor." Bunu özellikle küçük çocuklara korkulacak bir şey olarak değil, pozitif bir şey olarak yansıtın: "Evde eğlenmek için daha fazla zamanımız var!" gibi bir şey diyebilirsiniz. Matloff ayrıca olası karantina dönemi için yeni oyunlar, kitaplar ve sanat malzemeleri alınmasını da öneriyor.

Belli bir rutini olabildiğince korumaya çalışın. Bir rutin uygulamanın yanı sıra çocuklarınızın yeterince hareket etmesini sağlamanızı da öneriyor uzmanlar. Matloff, çocuklarınızın düşüncelerini ve deneyimlerini yazabilecekleri ya da çizebilecekleri bir karantina günlüğü tutmalarını öneriyor. Bu onları hem meşgul tutacak hem de kaygılarını anlamalarına yardım edecektir.

Ve son olarak çok sayıda uzman, birlikte geçirdiğiniz bu zaman içinde "aklınızı yitirmek yerine bu süreçten elinizden geldiğince keyif almaya çalışmanızı öneriyor. "Birlikte geçirdiğimiz kesintisiz zamanın değerini bilmem gerektiğini biliyorum," diyor bir anne. "Bunu yapacağım, söz veriyorum, tuvalette biraz daha saklanayım sonra."

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 17.03.2020 - Güncelleme: 08.05.2023 10:59 - Görüntülenme: 767
  Beğen | 3  kişi beğendi