T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
AYDIN / SÖKE - Sazlıköy Hilmi Fırat Ortaokulu

İnsanlar Arası Saygının Önemi

Saygı kelime olarak her hangi bir şeye karşı duyulan üstün sevgidir. Bizim konumuz olan saygı ise, karşımızdaki bir insana,topluma karşı kişi olarak onların vasıflarını durumlarını mevki ve makamlarını, yaşlarını kaale almadan aralarında ayrım ve aşırılığa kaçmadan hürmete dayanan duygu ve sevgidir.

       Saygı ile sevgi kelimelerini birbirinden ayırmamak gerekir. Çünkü sevgi ve sevmekten ve hatta sevilmekten nasbini almamış olan insanda saygı da yoktur sevgi de. Saygı ailede başlar. İnsanın saygılı olması karşısındakine değer vermesi ailenin verdiği ilk kazanımlardır. Çünkü aile insanın ilk eğitim aldığı tecrübe edindiği deney ve uygulamaların verildiği eğitim kurumu ilk basamak okul dur.

       Ailede başlayan saygı sokakta insanlar arasında takviye görür. Kültürel ve saygın bir oluşuma doğru insanı hazırlar. Fakat toplumun saygın yapısı değerler manzumesi de insanı olumlu veya olumsuz etkiler. Diğer taraftan aile çevre faktörü derken okul hayatı ve eğitim sistemi bireyi olğunlaştırırken inanç ve iman yani din etkisi de saygınlığını ve sevgi  duygularını pekiştirir.

      Saygı varsa  beraberinde sevgi de vardır. İşte bu birlitelik insanlar arasında güzel ilişkilerin oluşmasının kapılarını açarki çocukluk yıllarında başlayan sevginin doğurduğu saygı alışkanlığı o kişiye de karşı insanların saygı ve sevgi duymasına sebep olur. Ailenin fertleri arasında hayat ve ilişkiler yaşayış biçimleri birbirleri ile olan münasebetleri saygı ve sevgi temelinde yürürse ki öyle olmalıdır; bu gibi ailelerin oluşturduğu insanlardan meydana gelen toplumlarda nahoş davranış biçimleri beklenmeyen ve tasvip edilemeyecek kötü davranışlar karışıklık yaratacak hadiseler yok denecek kadar az veya nadir görülür.

      Saygının egemen olduğu  insanlar arasında yardımlaşma, acıları iyi ve kötü günleri paylaşmayı sıkıntıların giderilmesini sevgi çerçevesinde yok etmeyi görürüz. Bu da insan olmanın vazgeçilmez karakter yapılarıdır.

Saygıyı kendisine düstur edinen bir kimse başkalarına sevgide hisseder. Sevgisiz saygı da içi boş göstermelik ikiyüzlülük ve riyadan öte gitmez. Böyle davrananlar başkalarından da ne saygı nede sevgi görürler. Çıkar ve menfaat için gösterilen saygıdan yarar gelmeyeceği gibi bir değer de taşımaz.

      Bizler genç insanlar olarak kendimizden küçüklere sevgi gösterirken bizleri eğiten geleceğimizin şekillenmesine yardımcı olan öğretmenlerimize, büyüklerimize, ilişki içinde olduğumuz herkese ve aile büyüklerimize saygılı olmayı elden bırakmamalıyız. Onları saymak, gururlarını incitmemek, kırıcı olmaktan kaçınmak, öğütlerine nasihatlarına önem vermek saygımızın gereği olmalıdır.

       Toplumun yaşam biçimi içinde olsun, sosyal aktivite ilişkilerinde olsun hayatın her konumunda ve dini inanç ve iman hususlarının  tamamı insanlar arasında saygı ve sevgi temeline oturur. Mutluluğun, huzurun, güzel münasebetlerin, başarının, takdir görmenin, velhasıl hayatın temel unsurlarından en önemlisi insanların birbirlerine saygılı davranmaları ile elde edilebilecek olgulardır. Okullarda arkadaşlar arası ilişkiler, evlilikte eşler arası münasebetler, aile fertlerinin durumu ticari hayattaki alış verişler de ilişki, çalışma arkadaşlarının karşılıklı temasları saygı ve sevgi temelinde yürütülürse mutlu birbirine güvenen yarınından emin birbirlerini sayan ve seven güler yüzlü insanları görürüz.

       En güzel ahlak en güzel insanlık onuru birbirimizi saymak ve sevmekten geçer. Sevmeyi ve saygıyı karakterimizin en önemli öğesi olarak alalım ve unutmayalım. Saygı göstermeyi bilenler de unutulmasın ki saygı görürler.


Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 27.10.2020 - Güncelleme: 20.12.2023 11:38 - Görüntülenme: 713
  Beğen | 4  kişi beğendi