T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
AYDIN / SÖKE - Sazlıköy Hilmi Fırat Ortaokulu

Stresini Streçle, Derin Dondurucuya Koy

"Başarı bir yolculuktur, bir varış noktası değil." – Ben Sweetland

Çocuğunuz için iştahsızlık mevsimi gelip çatmıştır. Çalışma masasındaki yığılı test kitaplarına bakmak istemediği, instagramda arkadaşlarının yorumlarına cevap vermeyi unuttuğu ya da değil cevap vermek, hiçbirinin yüzünü görmek istemediği, okuduğu basit bir gazete haberini bile anlayamadığı, ağzının kurum kurum kuruduğu zaman dilimlerinde olabilir. Dinlediği bir şarkı gözlerinin yaşarmasına sebep olurken, dışarıda yağan yağmur köpekleri ıslatıp üşütüyor diye battaniyesini kafasına çekmek, saatlerce hıçkırmak ve uyumak istiyor da olabilir.

Dünyanın en mutsuz insanı kimdir deseler, ayağa kalkıp "benim!" diye haykırmak isterken parmak kaldırmak bile gelmez içinden. Hava durumlarında yarın parçalı bulutlu bir hava olacağı söylense kafasında şimşekler çakmaya, yarına ait ne kadar planı varsa şemsiyesi olmadığı için hepsini ertelemeye başlayabilir. Mutsuzdur, endişelidir ve kendi mutluluğunu erteliyordur aslında. Bilmez bunu. Çünkü artık onu ilgilendirmeyen pek çok şeyi öğrenmekten bıkmıştır. Kendine gelmez sıra.

Öfkelenir. Okumak, okula gitmek zorunda kaldığı için değil, birilerinin onu ezberci sorularla sınava tabi tuttuğu için. Korkar. Ona uygulanan sınavlarda birilerince alnına "başarısız" damgası vurulacağı için. Kısa bir zaman dilimine hayatının çok önemli bir adımını sıkıştırmaları daha da öfkelendirir onu. Dünya bulanıklaşır. Avuçlarının terlemesini küresel ısınmaya bağlamasın sakın. Gerilmiş kaslarını gevşetebilir ve şunları uygulamaya başlayabilir:

  • Derin bir nefes al. Karadeniz'in yaylalarındaymışçasına. Sırtını Toroslara dayayıp Akdeniz'in tuzlu rüzgârını ciğerlerine çekercesine. Sonra bırak nefesini. Nefesini bırakırken seni mutsuz eden, umutsuzluğa düşüren ne kadar olumsuz düşünce varsa hepsini dünyanın en derin çukuruna gönder. Bunu birkaç defa daha tekrarla. Göğsün genişlerken tüm evreni içinde hissedeceksin.
  • Kendini uykusuz hissediyorsan battaniyeni yanına al ve yatağına uzan. Işıkları kapat. Telefonunu da. Uyandığında yenilenmiş bir zihnin olması için gözlerini de kapat. Uykusuzluk stresin bekçisidir. Günde en az 7-8 saat uyu. Uykunu alırsan, gözbebeklerine yuva yapmış stresten başka mutluluk ve huzuru da gözlerinle yansıtabileceksin.
  • Çay ve kahveyi içerken abartma. Ekmeği ve hamur işlerini kararınca ye. Ne kadar çok yemek, o kadar çok ağırlıktır. Huzur hafiflikte. Uçan balonların yükselebilmek için yük bıraktıklarını unutma. Yaşam kaynağı suyu, su içmeyi de ihmal etme. Çorak bir topraktan verim alınamayacağı gibi susuz kalmış bir bedenden de canlılık beklenmez.
  • Çalışmaya geç başladıysan ya da yeterince çalışmadıysan bu durum en büyük stres kaynağın olabilir. Tek yapman gereken şu saatten sonra günlük ve haftalık bir program çıkarmak. Bunun için öğretmenlerinden ya da büyüklerinden destek alabilirsin.  
  • Çalıştığın konuların ara ara tekrarını yapmak, yorulduğun anda kendine dinlenme süresi vermek, gözlerini kapayıp derin derin nefes almak gidiş istikametindeki ışıkların hep yeşil yanmasını sağlar. Eğer kendini durduran bir kırmızı ışıkla karşılaşırsan panikleme. Yaşadığın her olumsuzluğun kısa bir süre hayatına dahil olduğunu hatırla ve yürümeye devam et.
  • "Ben yapamam!" cümlesini al, bir kutuya koy ve sıkıca bantla. O cümleyi bir daha kullanmamak için, sıkıca bantladığın o kutuyu çok uzaklara gönder. Hemen şimdi! Her sabah kendi kendine "Yapacağım, kazanacağım, başaracağım!" de. Yüzünü yıkamak için ayna karşısına geçtiğinde hoşlanmadığın kendine bak ve gülümse.
  • Kendini gelecekte ne olarak görmek istiyorsun? Doktor mu, mühendis mi? Çiftçi mi, balıkçı mı? Kendini, gelecekte görmek istediğin kişi olarak düşle. Bunu yaptığında zihninin bir doktor, mühendis ya da bir çiftçi gibi çalıştığını, çalışmaya başladığını göreceksin. Zihnin gıdası aynı zamanda hayaldir. Bedeninin kurumaması için nasıl su içmen gerekiyorsa, zihnini yeşertmek için de gelecekte olmak istediğin kişiyi düşle.
  • Hareketsiz kalma. Çalışmaya ara verdiğinde yürümeye başla. Yürürken az önce öğrendiğin bilgileri zihninde tekrar et. Bak göreceksin, öğrendiklerini daha kalıcı hâle gelecek. Bedenini yormayacak küçük egzersizler yap. Vücuduna yayılan sıcak kan, seni her zaman taze ve dinç tutacak.

Tüm bunları uygulamak stresi çocuğunuzdan uzak tutmaya yardımcı olabilir. Çocuğunuzdan uzak durması gereken mutluluk ya da sevdikleri değil, strestir. Eğer çocuğunuz inatla strese bağımlıyım diyorsa, stresini streçlesin ve derin dondurucuya koysun. Hiç olmazsa şu kısacık hayatta yaptığı yolculuğun tadını çıkarır.

 

Ahmet ÖZEL

Proje Uzmanı

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 08.03.2020 - Güncelleme: 05.05.2023 11:10 - Görüntülenme: 505
  Beğen | 2  kişi beğendi